Bunca zamandır yazı yazmadım, derdim neydi acaba diye sebep ararken kendimi bu başlıkta buluverdim. Sessizliğimin sebebi kesinlikle kitaplardı. Bende oturdum, biraz araştırma yaptım ve ayrılığa sebep olan kitapların sende de bağımlılık yaratması için kolları sıvadım.

Toplum olarak, yapılan her güzel şeyin sıralamasında maalesef ki sona kalıyoruz. Bu sebeple kitap okuma oranının en düşük olduğu ülkelerden biri olmamıza da çok şaşırmayacağını düşünüyorum. Derken aklıma bir soru geliyor, senin kitap okumak gibi bir alışkanlığın var mı?

Yazılarım için buraya uğradığına göre -ki yazılarımın emeğini karşılıksız bırakmayıp burada olduğun için minnettarım- bir parça da olsa okuma hevesin olduğuna eminim, bunu kitaplara yansıtma vaktinin geldiğine de bu yazıyla birlikte karar vermiş olalım, ne dersin? ☺️

İlkokulda küçük bir kitaplığımız vardı, herkes haftada bir kitap bitirirdi. Çok ince kitaplarla başlamış olsa da o zamanlardan edindiğim en güzel alışkanlıklarımdan biri de kitap okuma alışkanlığı oldu. İlkokul bittiğindeyse kendime ait bir kitaplık oluşturmaya karar verdim, kitapçılarda ayaküstü okunan birkaç kitapla bu hayalimi de gerçekleştirmeyi başarmıştım. Tabii kitap seçimlerim her zaman doğru olmadı, bazı kitapları sıkılıp yarım bıraktığım oldu. Bazılarının dili yaşım dolayısıyla ağır gelirken, bazı kitaplarsa ruh halime uymadığı için konuya hakim olamadım.

Benimki çocuk yaşta başlamış olsa da alışkanlık dediğin şey her yaşta kazanılabilir, eğer böyle bir alışkanlığa sahip değilsen de bu yazı vesile olsun;

1- Boş zamanları küçük yazılarla süslemeye ne dersin?

Yapacak bir şey bulamadığın, içinin sıkıntıdan patladığı zamanların en güzel kurtarıcısı olacak kitaplara atacağın ilk adım. Kısa satırların kombinasyonuyla başlayacak… Kitaplardan alıntı yapan sayfaları takip ederek hem kitapların içeriği hakkında fikir edinebilir, hem de bunu süregelir halde tuttuğunda okuma alışkanlığını kanıksamaya başlayabilirsin. Şiir kitaplarının da bu aşamada büyük etkisinin olacağına eminim ☺️

2- Sabrederek güzel sonlara kavuşursun.

Okumaya başladığın kitabın gelişme kısmına gelmesi için uzun cümleler kurulmuş olabilir. Olaylar hakkında ayrıntı verilmeye çalışıldıkça, sana sayfalara kasvet gizlenmiş hissi verebilir. Bu hevesini kırmasın, kısa molalar vererek üstesinden gelebilir ve etkisinden çıkamayacağın sonlara ulaşabilirsin.

3- Bambaşka olayların içinde sana düşen empatidir.

Hayatının sana tanıdığı süre ve sergilediği olaylar, başka hayatlarda daha önce yaşanmış ve kitaplara yansımış olabilir. Yarının sana ne getireceğini bilemediğin gibi bir sonraki sayfanın da ne hissettireceğini bilemezsin. Evet, kitaplar sana hissetmeyi, kendini karakterin yerine koyarak olayın bir parçası olmayı, empati yapmayı öğretir ☺️

4- Yalnız değilsin, kitaplar dolusu arkadaşların var.

İnsanlarla iyi anlaşamıyor olabilirsin ya da hiçbir şeye tahammülün olmadığı dönemlerde insanlardan uzakta olmak isteyebilirsin. Bu gibi dönemlerde istediğin an yanında olacak arkadaşlarının kitaplar olacağını bilmelisin. Duygularını özgürce yaşayacak, belki içinde bulunduğun durumdan daha kötü olayları konu alarak içini burkacak ama her seferinde sana bir şey katacak sıkı dostlar!

5- Bırakacağın en güzel miras…

Çocuklar ayna gibidir, ne isen onu yansıtmasını çok iyi bilirler. Aranızdaki ilişkiyi bir şeyi yapmasını söyleyerek zedelemektense, seni taklit etmesini sağlamalısın. Sen sürekli oku ki, o da seni örnek alsın ve onlara bırakacağın en güzel mirası -kitapları- bırak.

Hayatımda büyük etki bırakan kitaplardan birkaçını da seninle paylaşmak isterim:

• Bir Psikiyatristin Gizli Defteri – Gary Small, Gigi Vorgan
• İncir Kuşları – Sinan Akyüz
• Abum Rabum – İskender Pala
• Su Kanunu – Mustafa Kaya
• İhanet Noktası – Dan Brown